Danışanın ihtiyacına uygun terapi yöntemine yönlendirilebilmesi için fırsat yaratır. Duygusal sorunlar yaşayan kişilere, sorunlarının çözümünde psikolojik destek sunmak ve kişilerin değişim ve dönüşüm yolculuklarında onlara eşlik ederek farkındalık kazandırır. Kişilerin hayatlarında tıkandıkları noktaları fark edip birlikte çözüme ulaşır.
Aile terapisi, aile üyeleri arasında yaşanabilecek problemleri bireylerle değil, ailenin tümünü değerlendirerek ele alır ve problemlere sistemli bir çözüm getirmeyi amaçlar. Aile bireylerinin bakış açılarına, aralarındaki iletişime ve problemler karşısında yaşadıklarına odaklanır. Aile terapistleri bazen tüm aile üyeleriyle, bazen yalnızca bazılarıyla ya da tek bir kişiyle süreci sürdürebilirler. Bu, mevcut problemi etkileyen unsurlara ve nasıl çözüleceğine göre belirlenir.
Aile terapisinin amaçları arasında; aile üyeleri arasındaki iletişimi güçlendirmek, sağlıksız ilişki döngülerini anlamak ve kırmak, ailenin kaynaklarını fark edip güçlenmesini sağlamak, aile içindeki çatışmalı durumları belirleyerek sorun çözme becerilerini artırmak yer alır.
Çift terapisinde, evli ya da evli olmayan çiftlerin ilişkilerinde zorlandıkları problemler ve ilişkilerini güçlendirmek istedikleri konular üzerinde çalışılır. Terapi, çiftlerin birbirlerini doğru anlamalarını ve iletişim yollarını güçlendirmeyi hedefler. Çift terapisti, sağlıklı bir iletişim alanı açarak çiftlerin problem yaşadıkları konulara çözüm üretmelerine yardımcı olur. Çiftlerin ilişkilerinin sürecine veya devamına dair sağlıklı kararlar alabilmeleri amaçlanır.
Çift terapisinde iletişimsizlik, ilişkideki çatışmalar, güvensizlik gibi konular ele alınır. Ayrıca aldatma, aldatma sonrası ilişki onarımı, boşanma kararı ve süreci, evlilik öncesi destek ve ilişkiyi yeniden canlandırma gibi başlıklar da çalışılır.
Çocuk Merkezli Oyun Terapisi, çocuğu değiştirmek veya kontrol etmek amacı gütmeyen bir terapi yöntemidir. Amaç, çocuğun kendi davranışlarının farkına varmasını sağlamak ve kendini yönetmesine izin vermektir. Terapist, çocuğa ve onun içsel kaynaklarına güvenir; değişim sürecinde çocuğun kendi büyüme ve gelişim potansiyelini kullanmasına yardımcı olur.
Axline (1969) çocuk ve terapist arasındaki ilişkiyi geliştirecek 8 temel prensip belirlemiştir:
- Terapist, çocukla gerçekten ilgilenir ve onunla sıcak bir ilişki kurar.
- Çocuğu koşulsuz olarak kabul eder.
- Güven ve hoşgörü hissi verir, böylece çocuk kendini ifade etme özgürlüğüne sahip olur.
- Çocuğun duygularına duyarlıdır ve onları nazikçe yansıtarak çocuğun kendini fark etmesini sağlar.
- Çocuğun sorunlarını çözmede yeterli olduğuna inanır ve ona bu fırsatı tanır.
- İçsel yönlendirmelerine güvenir, ilişkiyi yönetmesine izin verir.
- Terapötik sürecin doğal ilerleyişine müdahale etmez.
- Kişiliğe ve ilişkilere yardımcı olacak sınırlar koyar.
Çocuk Merkezli Oyun Terapisi, 2-10 yaş arası çocuklarda depresyon, kaygı ve takıntı gibi çeşitli sorunlarda etkilidir.
Deneyimsel Oyun Terapisi (DOT), çocuğun ihtiyaçlarını en iyi kendisinin bildiği ve bunu oyun yoluyla ifade ettiği ilkesine dayanır. Dr. Byron Norton ve Carol Norton tarafından geliştirilen bu model, çocuğun doğuştan getirdiği iyileşme kapasitesine vurgu yapar. Çocuk, sorunlarını nasıl algıladığını ve çözüme nasıl ulaşabileceğini oyun yoluyla keşfeder.
DOT, sembolik oyun kurabilen 2-11 yaş çocuklarda uygulanır. Doğum travmalarından bağlanma sorunlarına, uyku/yemek/tuvalet problemlerinden kaygı bozukluklarına kadar geniş bir yelpazede etkilidir ve travma tedavisinde yaygın olarak kullanılır.
Kum Terapisi, özellikle çocuklarla çalışırken kullanılan bir oyun terapisi tekniğidir, ancak ergenler, yetişkinler, çiftler ve ailelerle de uygulanabilir. Bu terapi, bireylere kendi sosyal gerçekliklerini ve iç dünyalarını yansıtabilecekleri ve onarabilecekleri bir ‘kumdan dünya’ yaratma fırsatı sunar. Araştırmalar, kum terapisinin çocuklardaki duygusal ve ilişkisel zorlukların çözümü ile travmaların tedavisinde etkili olduğunu göstermektedir.
Masal Terapisi, çocukların bilişsel ve sosyal becerilerini geliştirmek, duygu ve düşüncelerini ifade etmelerini sağlamak amacıyla kullanılır. Terapist, çocuğun yarattığı masal dünyasına katılır ve çocuğun masal dilini konuşarak onun duygularını ve düşüncelerini daha iyi anlamaya çalışır.
Filial Terapi, aile terapisi ve oyun terapisi yaklaşımlarını birleştirerek aile içi sorunların çözümüne odaklanır. 3-12 yaş arasındaki çocuklarla uygulanır ve hem normal gelişim gösteren hem de duygusal, davranışsal ve gelişimsel güçlükleri olan çocuklar için kullanılır. Aile bireylerinin de sürece katılması, çocukla iletişim ve ilişki kurma becerilerini artırır.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), yetişkin bireylerin zihinsel sağlık sorunlarını anlamalarına ve bu sorunlarla başa çıkmalarına yardımcı olan etkili bir terapi yöntemidir. BDT, bireylerin olumsuz düşünce kalıplarını fark etmelerini ve bu düşünceleri değiştirerek daha olumlu ve yapıcı davranışlar geliştirmelerini sağlar. Depresyon, anksiyete, obsesif-kompulsif bozukluk (OKB) ve stres gibi çeşitli psikolojik rahatsızlıkların tedavisinde yaygın olarak kullanılır.
Yetişkinlerde BDT Nasıl Çalışır?
BDT, bireyin olumsuz düşüncelerini ve bu düşüncelerin davranışlarını nasıl etkilediğini anlamasına yardımcı olur. Kişi, terapi süresince bu olumsuz düşünceleri tespit etmeyi ve bunları olumlu ve gerçekçi düşüncelerle değiştirmeyi öğrenir. BDT, düşünce, duygu ve davranışlar arasındaki ilişkiyi anlayarak bireyin zihinsel sağlığını iyileştirir.
BDT Yetişkinler İçin Hangi Sorunlarda Kullanılır?
- Depresyon: Negatif düşünceleri dönüştürerek bireyin kendisi ve hayatı hakkındaki algısını olumlu yönde değiştirir.
- Anksiyete Bozuklukları: Kişinin kaygı düzeyini azaltmasına ve kaygı uyandıran durumlarla başa çıkmasına yardımcı olur.
- Obsesif-Kompulsif Bozukluk (OKB): Kişinin obsesyon ve kompulsiyonları ile baş etme becerilerini geliştirir.
- Stres Yönetimi: Stres yaratan düşünce kalıplarını değiştirmeye yardımcı olur.
- Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB): Travmatik anılara yönelik düşünceleri yeniden yapılandırarak stres düzeyini azaltır.
BDT Süreci Nasıl İşler?
Yetişkinler için BDT genellikle haftalık seanslar şeklinde uygulanır ve her seans yaklaşık 45-60 dakika sürer. Terapi süresi bireyin ihtiyaçlarına göre birkaç hafta ile birkaç ay arasında değişebilir. Terapi süresince birey, belirli görevler ve egzersizler yaparak öğrenilen becerileri günlük yaşamına entegre eder.
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), çocukların duygusal ve davranışsal zorluklarını anlamalarına ve bunlarla başa çıkmalarına yardımcı olan bir terapi yöntemidir. BDT, çocuklara kendi düşüncelerinin, duygularının ve davranışlarının nasıl ilişkili olduğunu öğretir. Bu terapi, anksiyete, depresyon, sosyal kaygı, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) gibi sorunların tedavisinde etkilidir.
Çocuklarda BDT Nasıl Çalışır?
Çocuklar için BDT, onların düşüncelerinin nasıl hissettiklerini ve nasıl davrandıklarını nasıl etkilediğini anlamalarına yardımcı olacak şekilde yapılandırılır. Terapi, çocukların olumsuz ve yanlış düşünce kalıplarını tanımalarına, bu düşünceleri değiştirmelerine ve daha olumlu düşünceler geliştirmelerine odaklanır. Terapi süresince çocuk, düşüncelerini, duygularını ve davranışlarını kontrol etmeyi öğrenir.
BDT Çocuklar İçin Hangi Sorunlarda Kullanılır?
- Anksiyete Bozuklukları: Çocukların korkularıyla yüzleşmelerine ve kaygılarını yönetmelerine yardımcı olur.
- Depresyon: Kendileri ve dünyaları hakkındaki olumsuz düşüncelerini dönüştürerek daha pozitif bir bakış açısı kazandırır.
- Sosyal Kaygı: Çocuğun sosyal ortamlarda daha rahat ve özgüvenli hissetmesine yardımcı olur.
- Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB): Çocukların dikkatlerini toplamalarına ve dürtüsel davranışlarını kontrol etmelerine yardımcı olur.
- Davranış Problemleri: Olumsuz davranışların altında yatan düşünce kalıplarını belirleyerek bu davranışları değiştirmeyi amaçlar.
BDT Çocuklarda Nasıl Uygulanır?
Çocuklar için BDT, oyun, hikaye anlatımı ve çizim gibi eğlenceli ve etkileşimli yöntemler kullanılarak uygulanır. Terapistler, çocuklarla onların anlayabileceği ve katılabileceği şekilde çalışır. Seanslar genellikle 30-45 dakika sürer ve tedavi süresi, çocuğun ihtiyaçlarına göre birkaç hafta veya ay boyunca devam eder. Ailelerin terapi sürecine dahil edilmesi, çocuğun öğrendiği becerileri evde de uygulamasını sağlar.